Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca düzenlenen Türkiye-Afrika Medya Zirvesi’nin ikinci gününde “Afrika’nın Beşeri Sermayesine Yatırım” başlıklı oturum gerçekleştirildi.
Oturuma, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Başkan Yardımcısı Abdulhadi Turus, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Başkan Yardımcısı Rahman Nurdun ve Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün katıldı.
“Türkiye’nin artık fahri elçileri bizim öğrencilerimiz”
Çalışma hedefleri arasında Afrika’daki beşeri sermayeyi güçlendirmek olduğunu söyleyen YTB Başkan Yardımcısı Abdulhadi Turus, bu kapsamda medya çalışanlarına ve öğrencilere burs sağlamaya devam edeceklerini belirtti.
Medya alanında basın kuruluşları ile karşılıklı tecrübe paylaşımına değinen Turus, “Dünyada yanlış algı unsurlarına karşı Afrikalı kardeşlerimizle Afrika’nın altyapısındaki gücü birlikte nasıl anlatabilirizin peşine düşüyoruz. Bunun için de yine ülkenin beşeri sermayesini güçlendirmek için mücadele ediyoruz.” dedi.
Turus, Merhaba Afrika’ya verdiği demeçte Türkiye-Afrika Medya Zirvesi’ne Afrika’daki medya temsilcilerinin gösterdiği ilginin aslında Türkiye-Afrika ilişkilerinin ne kadar geliştiğinin göstergesi olduğuna dikkat çekti.
İletişim Başkanlığı’nın düzenlediği zirvenin önemine vurgu yapan Turus, YTB, TİKA, Maarif Vakfı gibi kurumların böyle zirvelerde bir araya gelmesi ve medyaya doğru bilgiyi aktarmanın oldukça kıymetli olduğunu söyledi.
Türkiye’nin dışarıda yanlış anlatıldığına değinen Turus, “Türkiye’de lisans, yüksek lisans ve doktora eğitimlerini alan, Türkiye sosyolojisini öğrenen kişilerin aslında Türk medeniyetini dışarıda çok daha iyi anlattığını görüyoruz. Bugün 160 bine yaklaşan mezunumuzla biz şunu gördük ki; Türkiye’nin artık fahri elçileri bizim öğrencilerimiz.” İfadelerini kullandı.
“İnsana dokunan kalkınma projeleri gerçekleştiriyoruz”
TİKA’nın resmi kalkınma yardımı yapan devlet kurumu olduğunun altını çizen TİKA Başkan Yardımcısı Rahman Nurdun, TİKA’nın her sene Afrika’da 400’den fazla kapasite geliştirme ve ekipman yardımı projesi gerçekleştirdiğini belirtti.
Nurdun, TİKA’nın çalışmalarında insanı merkeze alan “Türk Tipi Kalkınma Modeli” ile diğer ülkelerden ayrıştıklarını belirterek “Her ülkenin kendine göre sistem ve değerleri var. Hiçbir ülke başka ülkeye değerlerini empoze edemez. Biz insana dokunan kalkınma projeleri gerçekleştiriyoruz. Kazan-kazan ilkesine uygun şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” İfadelerini kullandı.
“Önceliğimiz öğrencilerimize kendi ülkesinin dilini öğretmek”
Türkiye Maarif Vakfı’nın küresel olarak 49 ülkede toplamda 50 bin öğrenciye hizmet veren bir eğitim markası haline geldiğinin altını çizen Maarif Vakfı Başkanı Birol Akgün, “Afrika’da 189 eğitim kurumu, 18 yurt ve 20 bin öğrencimiz ile eğitim vermeye devam ediyoruz. Afrika kendi insan potansiyelinin sadece yüzde 5’ini kullanabiliyor. Bizim amacımız bu oranı yükselterek kendi kendine yeten bir kıtanın oluşmasına katkıda bulunmak” dedi.
Öğrencilerin kendi anadillerinde eğitim vermeyi öncelediklerinin altını çizen Akgün şunları kaydetti:
“Bizi diğer yabancı okullardan farklı kılan Fransızların Fransızca, Almanların Almanca, İngilizlerin İngilizce verdiği eğitimi biz Türk okullarımızda Türkçe vermiyoruz. Bizim önceliğimiz öğrencilerimizin kendi dilini öğretmek. Bunun dışında yabancı dil olarak Türkçenin yanında ikinci yabancı dil öğrenmeleri için de sıkı çalışmalar yürütüyoruz.”