Türkiye-Afrika Kültür Elçisi: Afrika Yıldızı
Mozambik’te 317 bin takipçi ile en çok aboneye ulaşan “Afrika Yıldızı” Nalia Andre, Türkiye’deki eğitim serüvenini anlattı. Andre, Afrika Yıldızı isimli Youtube kanalında Türkçe videolar çekerek hem Mozambik’in gündelik yaşamını Türkiye’ye tanıtıyor hem de birçok Afrikalı genci Türkiye’de okumaya teşvik ediyor.

Türkiye’ye gelme ve Türkçe öğrenme serüveninizi anlatır mısınız?
2012 yılında liseyi bitirdim. Bitirdikten sonra Mozambik’te okumak istemedim. Farklı bir kültür, farklı bir ülke ve farklı bir hayat bana çok iyi olur diye düşündüm. Kendimi geliştirmek açısından da iyi olacaktı. Ancak ailemin yurt dışında eğitim için maddi durumu yeterli değildi. O zaman internet üzerinden öğrenci burslarını araştırmayı düşündüm. Araştırma yaparken karşıma Türkiye Bursları programı çıktı. Başvurumu yaptım ve birkaç ay sonra kazandığımı öğrendim. Aileme söyledim ve çok mutlu oldular. Sonrasında Türkiye’ye gittim. İlk kez uçağa bindim, ilk kez yurt dışına çıktım. Bu şekilde Türkiye serüvenim başladı. İlk olarak yabancı öğrenciler için verilen Türkçe hazırlık eğitimi aldım. Madagaskar, Uganda, Nijerya, Rusya gibi dünyanın her yerinden gelen öğrencilerle beraber Türkçe öğrenmeye başladım.
Türkiye’ye gelmeden önce Türkiye hakkındaki görüşleriniz neydi? Mozambik’e döndükten sonra bu görüşleriniz nasıl değişti?
Türkiye’ye gelmeden önce küçük bir araştırma yapmıştım internetten. Türkiye Müslüman bir ülke olarak tanıtılıyor. Müslüman, muhafazakâr bir ülke olduğunu duymuştum. Ama Türkiye’ye geldiğimde her şey farklıydı kültür açısından. İklim olarak da farklıydı. Soğuk bir dönemde gittim, hava soğuktu. Bambaşka bir ülkeydi benim için. Farklı kültür, farklı insanlar ve farklı yaşam tarzları vardı. Türkiye’deki insanların sıcakkanlı olması beni çok mutlu etmişti ilk olarak. İnsanlardan misafirperverlik görünce içim birazcık rahatladı. O zaman daha küçüktüm. İnsan ister istemez tanımadığı bir ülkeye gidince korkuyor. Bana nasıl davranacaklar diye düşünüyordum. Ama gidince Türkiye’nin yaşanacak çok güzel bir yer olduğunu, insanlarının çok iyi olduğunu fark ettim. Çok mutlu oldum.
İnstagram hesabınızda biyografi kısmında “Afrika’dan dünyaya” yazıyor. İzleyici kitleniz çoğunlukla hangi ülkeden/bölgeden oluşuyor?
Birinci sırada Türkiye var. En çok Türkiye’den dönüş alıyorum. İkinci sırada Türkiye’ye kardeş bir ülke olan Azerbaycan var. Azerbaycan’dan izleyen çok kişi var buradan Azerbaycan’a selamlarımı göndermek istiyorum. Sonrasında Kırgızistan, Amerika, Almanya’dan izleyenler var. Hemen hemen dünyanın her yerinden videolarımı izleyen oluyor.
Türkiye ile ilgili çektiğiniz videolara Afrika ülkelerinden nasıl tepkiler geliyor?
Yorumları okurken dikkatimi şu çekiyor: “Nalia benim de daha önce Türkiye’de okuma fırsatım oldu. Türkler çok iyi insanlar.” diyorlar. Türklerin misafirperverliğinden de bahsediyorlar. Videolarda Türkiye ile ilgili söylediğim şeylere de katılıyorlar, bana destek veriyorlar. Videolar özellikle Türkiye’de yaşama fırsatı bulanların çok hoşuna gidiyor.
Takipçi kitlenizden sizin gibi Türkiye’de okumak isteyip size ulaşan/danışan oluyor mu? Oluyorsa onlara tavsiyeleriniz nelerdir?
Evet oluyor. Ben artık Mozambik’te yaşıyorum. Arkadaşlarım, onların arkadaşları veya onların tanıdıkları bana danışıyorlar. “Nalia ben de Türkiye’de okumak istiyorum nasıl yapabilirim?” diye soruyorlar. Ben de benim başvurduğum programı onlara öneriyorum. Her yıl öğrencilere Türkiye’de okuma fırsatı veren bir program. Başvurular başladığında ne yapmaları gerektiğine yardımcı olmaya çalışıyorum. “Nasıl bir ülke, nasıl bir yer, sence kazanabilir miyiz?” diye soruyorlar. Ben de destek olmaya çalışıyorum.
Sizce Mozambik ve Türkiye karşılaştırıldığında birbirine yakın olan kültürel faaliyetler var mı? Türkiye’ye geldiğinizde yabancılık çekmediğiniz durumlar oldu mu?
Coğrafya olarak çok uzak ülkeler. Ama benzer olan çok nokta var. Mesela Mozambik’teki insanlar çok barış seven insanlar. Tartışma ve kavga sevmezler. Türkiye’de de bunu gözlemledim. Türkler sakin insanlar bizim gibi. Bu yönden benziyoruz. Büyüklere ve yaşlılara olan saygı konusunda da benziyorlar. Türkiye’de yaşlılara çok saygı gösteriliyor. Türkiye’de yaşça büyük birine seslenirken ağabey, abla, amca diyerek sesleniriz. Bu Mozambik’te de var. Büyük birine ismi ile hitap etmek saygısızlık oluyor Türkiye’de. Mozambik’te de büyük birini ismi ile çağırmak saygısız bir hareket. Bunun gibi kültürel benzerlikler var iki ülke arasında.
Medya ve sinemada bize olduğundan farklı bir Afrika gösteriliyor. Sizin videolarınızda Afrika’daki gündelik hayata dair gerçek kesitler görüyoruz. Sizce sosyal medya içerikleri, olumsuz Afrika algısını yıkmakta ve gerçekliği göstermede ne kadar etkili?
Sosyal medya çok özel ve çok önemli bir rol oynuyor. Sosyal medya ile televizyondan uzaklaşıp gerçek olanı görebiliyoruz. Ben bazen “televizyonda göremediğiniz Afrika” başlığıyla video çekmek istiyorum. Çünkü televizyonda Afrika’dan bahsedilince hep kötü şeyler gösteriliyor. Hatta bazı şeyler abartılarak gösteriliyor. Mozambik çok fazla geri kalmış olarak gösteriliyor mesela. Hatta sadece Mozambik değil, diğer Afrika ülkeleri de. Afrika Kıtası’nın ise sadece bir ülkeymiş gibi gösterildiği oluyor. Afrika’da bir sürü ülke var, bu ülkelerin birçok güzel yeri var. Ve bu ülkelerin hepsi geri kalmış değiller. Televizyonda sadece Afrika’nın kötü yanları gösteriliyor. Ben de videolarımla bunu yıkmaya çalışıyorum. Çoğu izleyicim de soruyor bana Afrika’da çok fazla açlık yok mu diye. Tabii ki var. Ben bunları kabul ediyorum ama bunların yanında gündelik hayatı da göstermek istiyorum. Afrika’nın iyi yönleri de var kötü yönleri de var. Ben gerçeği göstermek istiyorum. Bu yüzden insanların Afrika’daki gerçeği görmeleri konusunda sosyal medyanın rolünü çok önemsiyorum.
Türkiye’de eğitim gören Afrikalı öğrencilerin Türkiye-Afrika ilişkilerinin geleceğine katkılarını kendi deneyimleriniz ile açıklar mısınız?
Türkiye’ye okumaya giden çok fazla Afrikalı öğrenci var. Türkiye’nin Afrika ülkeleri ile olan bağı öğrencilerle güçleniyor. Ticaret gibi alanlarda da öğrenciler önemli rol oynuyor. Mesela bir Türk Mozambik’te bir yatırım yapmak isteyebilir. Biz Mozambik’te resmi dil olarak Portekizce konuşuyoruz. Mozambik’e yatırım için gelen Türk Portekizce bilmeyebilir. Burada Türkiye’de eğitim gören Mozambikli öğrencilerden faydalanabilirler. Biz bu şekilde tercüme yaparak her zaman yardımcı olabiliriz.
Mesela Türkiye’nin Mozambik Büyükelçisi Türkiye’de okumuş bir öğrenci olarak 23 Nisan’da beni davet etmişti. İlk kez bir büyükelçi ile tanışma fırsatım oldu. Türkiye’de okumuş olmasaydım böyle şeyler yaşamayacaktım. Kariyer açısından benim yolum diğerlerine göre biraz daha açık olacak. Çünkü bu Türkiye’de okumanın avantajlarından bir tanesi.
Videolarınızda çevrenizdeki herkese Türkçe kelimeler öğrettiğinizi, Türk yemekleri tattırdığınızı görüyoruz. Mozambiklilerin Türkiye’ye bakış açısını anlatabilir misiniz?
Mozambikliler çok meraklılar. Ben Türkiye’ye gitmeden önce Türkiye hakkında çok az şey biliyordum. Onlar da benim gibi pek fazla şey bilmiyorlar. Bana “Türkiye nasıl bir ülke, orası çok mu gelişmiş, insanları nasıl?” gibi sorular soruyorlar. Ben de Türkiye’de edindiğim tecrübelerden bahsediyorum onlara. Türkçede “günaydın” nasıl denir diye soruyorlar mesela. “Ben de oraya gidebilir miyim, Türkçe öğrenebilir miyim?” diyorlar. Bu konuda gerçekten çok meraklılar. Türkçe konuşmam onlara ilginç geliyor. Bazen dışarda, açık alanlarda, örneğin pazarda Türkçe video çekiyorum. Durup beni dinlemeye başlıyorlar. Sonra bana “Neyce konuşuyorsun?” diyorlar. Türkçe konuştuğumu söylediğim anda hemen nasıl öğrendin, nereden öğrendin gibi sorular geliyor. Tüm hikayemi baştan anlatıyorum. Türkiye’ye çok fazla ilgileri var.
İçerikleriniz çok fazla beğeni ve olumlu yorum alıyor. Bunun en büyük sebepleri sizce nelerdir?
Olumlu yorumların nedeni aslında iyi kalpli olmak. Türkler de bu konuda meraklılar aslında. Çok uzak bir ülkeden Afrikalı bir kızın Türkçe konuştuğu görülüyor videolarda. Türkiye’yi ikinci ülkesi olarak anıyor ve kendi ülkesine de Türkiye’yi tanıtıyor. Bu çok özel ve önemli bir iş. Türkler de bunu takdir ediyor ve samimi buluyorlar. Bu şekilde bana destek oluyorlar. Artık aile gibi olduğumuz için beni yabancı gibi de görmüyorlar. Beni çok sevdikleri için güzel yorumlar yapıyorlar.