Anadolu Ajansı Afrika Muhabiri Gökhan KAVAK, Merhaba Afrika için Filistin-Afrika ilişkilerini değerlendirdi

Afrika ülkelerinin İsrail ve Filistin savaşına yönelik tutumu, diğer aktörlerin tutumları nasıl farklılık gösteriyor veya benzerlikler taşıyor?
Filistin’de yaşanan hadiselerde Afrika ülkelerinin tutumu farklılık gösterdi ki 54 devletin bulunduğu kıtada bu gayet doğal bir durum. Kimi İsrail’den yana tutum sergilerken kimi de Filistin’e destek verdi ancak kıta ülkelerinin önemli bir kısmı bu süreçte sessiz kaldı. Bununla birlikte şunu da belirtmek gerekir ki devletler haricinde Afrika’nın farklı bölgelerinde düzenlenen protesto gösterilerinin önemli bir kısmı Filistin’e destek için seslerini duyurdu. Nijerya, Güney Afrika Cumhuriyeti, Sudan ve Kuzey Afrika ülkelerinde birçok gösteriye şahit olduk. Ancak Sierra Leone gibi ülkelerde nadir de olsa basına yansımayan bazı İsrail destekçisi eylemler gerçekleştirildi. Afrika ülkelerinin Filistin meselesindeki tutumu, özellikle Kuzey Afrika ülkelerinde Arap ülkeleriyle paralellik gösterdiğini ve açık bir şekilde İsrail karşıtı, Filistin destekçisi bir tavır sergilendiğini gördük. Bu durum tabi ki tarihi ve sosyolojik bağlamda incelendiğinde yeni bir şey olmadığı açık. Aynı şekilde kıtanın en güneyindeki Güney Afrika Cumhuriyeti de Sahraaltı Afrika’da en kuvvetli şekilde Filistin’e destek veren ülke oldu.
Nobel ödüllü Nijeryalı yazar Wole Soyinka bir eserinde Afrika kıtasıyla ilgili, “Avrupa yaracıtılığının muazzam eseri” ve “emperyal güçlerin dış çıkarları uğruna gerçekleştirilen basit bir kurgu” olarak bahseder. Dolayısıyla Gazze’de yaşanan süreçte Afrika ülkelerinin aldığı tavır ya da sessizlik önemli ve bu durum bize Soyinka’nın cümlelerini yeniden düşünme zorunluluğu doğuruyor. Mesela Kenya, KDC ya da Togo gibi ülkeler neden İsrail’e destek verdi ya da Cibuti neden Filistin’i destekledi sorularının karşılıklı çıkar, tarihi bağlar gibi açıklamaları olabilir. Bundan daha önemlisi ise 40’a yakın ülke neden sessiz kaldı sorusunu sormaktır. Tabi bunun cevabını bulmak kolay olmasa da yeni sömürgecilik, dışa bağımlılık, tarih ve siyasi bilinç yoksunluğu gibi meseleleri yeniden gündeme getiriyor ve bunlar üzerinde düşünmemizi sağlıyor.
Afrika ülkeleri arasında İsrail ve Filistin savaşı konusunda farklı görüşler ve tutumlar bulunuyor. Bu farklılıkların temelinde hangi faktörler etkili olmaktadır?
Buna birkaç neden sayabiliriz ki en önemlisi İsrail’in Afrika ülkeleriyle kurduğu ilişkiler. Malumunuz İsrail son yıllarda bazı Afrika ülkeleriyle siyasi, ekonomik ve güvenlik alanlarında ilişkilerini derinleştirdi. Öte yandan İsrailli güvenlik şirketleri Afrika’nın farklı noktalarında gerek devlet gerekse sivil alanda koruma görevi üstleniyor. Bu ilişkiler, ülkelerin tavırlarını etkilemiş olabilir ancak Afrika ülkelerinin ABD ve AB ülkeleriyle kurduğu ilişkilerin İsrail’e yönelik tepkilerinde daha etkili olduğu düşüncesindeyim. Birçok Afrikalı aydının özeleştirilerinde gördüğümüz gibi Batı hegemonyası her ne kadar azalsa da halen Afrika semalarında kendini hissettiriyor. Birçok Afrikalı lider de İsrail’e vereceği tepkinin karşılığını ABD ya da AB ülkelerinden alacağını biliyor. Nitekim ABD, Kanada, İngiltere, Fransa, Almanya ve İtalya 23 Ekim’de İsrail’e destek veren ve Hamas’ın “terör” saldırısını kınayan bir ortak açıklama yaptı. Bu durumda Güney Afrika Cumhuriyeti ya da Kuzey Afrika ülkeleri gibi ülkeler haricinde kıtanın önemli bir bölümünün sessiz kalması ya da bir kısmının İsrail’e destek vermesine şaşırmamak gerekir.
Diğer yandan İsrail’in 7 Ekim’den itibaren Gazze’ye saldırısı birçok insan hakkı ihlali doğurdu. Aynı zamanda Filistinliler aleyhine birçok dezenformasyon ya da yanlış bilgi içeren haberler sunuldu. Bu süreçte medyada yeralan “festival katliamı” ve “40 bebeğin kafasının kesildiği” gibi asılsız iddialar ABD Başkanı Biden tarafından dahi dillendirildi. Söz konusu durum Afrikalı liderlerin düşüncelerini hiç kuşkusuz etkilemiştir. Bu dezenformasyona karşı Türkiye’de İletişim Başkanlığı ve AA bünyesinde kapsamlı çalışmalar yapılarak doğru bilgi kamuoyu ile paylaşılsa da maalesef doğru bilgi yanlış bilginin hızına yetişemiyor. Ayrıca Afrika medyasının önemli bir kısmının halen kıta dışı haberleri AFP, AP, Reuters gibi medya organlarından aldığını hatırlatmak gerekiyor.
Gazze meselesinde sessiz kalınmasının diğer bir nedeni de Afrika ülkelerinin kendi iç problemleriyle mücadele etmesidir. Ekonomik krizler, toplumsal huzursuzluklar, siyasi istikrarsızlıklar ya da insani krizlerle mücadele eden Afrika halklarının gündemlerine kıta dışı hadiselerin girmesi kolay olmuyor.
İsrail ve Filistin savaşıyla ilgili olarak, Afrika ülkeleri ve liderlerinin uluslararası platformlarda aldıkları pozisyonlar nelerdir? Bu pozisyonlar, bölgesel veya küresel politika açısından ne gibi sonuçlar doğurabilir?
Afrika’nın iki güçlü ekonomisi ve yeraltı zengini Cezayir ve Güney Afrika Cumhuriyeti Filistin’e açık destek verdi. Afrika Birliği, İsrail’in insanlık suçu işlediğine dikkati çekerken kıtanın diğer bir güçlü ekonomisi Nijerya ise itidal çağrısı yaptı. Şunu da hatırlatmak gerekir ki Cumhurbaşkanı Erdoğan Filistin ile ilgili yoğun bir diplomasi trafiği yürütüyor ve bu süreçte Uganda Devlet Başkanı Yoweri Museveni ile de görüştü. Uganda, Filistin için itidal çağrısı yapan ülkeler arasındaydı. Bunun gibi Afrikalı liderlerin kamuoyuna yansıyan girişimleri olduğu gibi yansımayan birçok görüşme ve adım atılıyor. Tabi Afrika ülkelerinin ve Afrika Birliği’nin Filistin meselesinde aldığı tavır önemli ancak bu tavırların bölgesel ya da küresel anlamda ne derece etkili olabileceği büyük bir soru işareti. Açıkçası şimdiye kadar Afrika ülkelerinde Filistin meselesiyle ilgili gelen tepkiler ya da adımların dikkate değer bir karşılığını ya da etkisini gözlemleyemedik; öyle görünüyor ki bu şekilde devam edecek.
İsrail ve Filistin çatışmasında, Afrika halkı hangi ülkeyi destekliyor? Devlet ve halkın farklı tarafları desteklediği Afrika ülkeleri var mı?
Afrika ülkelerinde gerek dini gerekse insani hassasiyetten dolayı Filistin’e destek gösterileri düzenlenmiştir. Bu gösteriler, hükümeti İsrail’e açık destek veren ülkelerde dahi olmuştur. Bununla birlikte İsrail’in Gazze’ye saldırıları devam ettikçe Afrika’nın farklı noktalarında Filistin’e destek eylemlerine şahit olduk. Güney Afrika Cumhuriyeti, hükümeti ve muhalefetiyle Filistin’e destek veren ülke oldu. Bu ülkede birçok gösteri düzenlendi. Kenya ise İsrail’e açık destek veren ülke olmasına rağmen ülkedeki Filistin’e destek eylemleri gerçekleştirildi. Yine itidal ve müzakere çağrısı yapan Nijerya’da Filistin’e destek gösterileri düzenlendi. Bu gösteriler Müslüman grup ya da kuruluş tarafından organize edildi.
Sonuç olarak kıtanın önemli bir kısmı Filistin meselesinde sessizliğini koruyor. Ancak Somalili Ahmed’in, “Filistin sorunu Somali’nin, Filistinlilerin acısı Somalilerin acısıdır” açıklaması ya da Güney Afrika Üniversitesi’nden Prof. Teffo’nun bazı Afrika ülkelerinin siyasi tarih ve bilinçten yoksun olduğu; kıtadaki kimi ülkelerin bütçesinin Batılı ülkelere bağlı olduğu için İsrail’in karşısına çıkamadığı özeleştirisi geleceğe dair umutları yeşertiyor.
Editör: Şeyma GÜLERYÜZ, Esin GÜZEL