Abdulmecid Şeyhi: Cezayir’de Osmanlı döneminin aydınlatılmasına yönelik çalışmalar sürüyor
Türkiye-Cezayir ortaklığında düzenlenen “Piri Reis’in İzinde: Kitab-ı Bahriye’ye Göre 16. Yüzyıl Cezayir Tarihi Sempozyumu ve Sergisi”nin açılış töreni sonrası basın mensuplarına konuşan Cezayir Ulusal Arşivi Genel Müdürü Abdulmecid Şeyhi, Cezayir’de Osmanlı dönemine ışık tutacak birçok çalışmanın olduğunu söyledi.
Açıklamasında Cezayir-Türkiye ilişkilerinin çok köklü bir geçmişe dayandığına değinen Şeyhi, Osmanlı’nın Cezayir’deki üç asırlık varlığının altını çizdi.
Piri Reis’i konu alan sempozyum, Türkiye ve Cezayir ortaklığında yapılan dördüncü program oldu. Şeyhi, Cezayir’deki Osmanlı döneminin gerçekliklerini ortaya çıkarmak ve yanlış düşüncelerin önüne geçmek amacıyla iki ülke ilişkilerinin geçmişine inilmesinin önemini vurguladı.
Açıklamasında, ismini söylemeden Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un geçen sene tartışma yaratan sözlerine atıfta bulunarak, Şeyhi şunları söyledi:
“Bazıları Fransız işgalinden önce (Osmanlı dönemini kastederek) Cezayir diye bir ülkenin olmadığından bahsediyor. Ancak arşivler o dönem Cezayir’in imzaladığı ve Osmanlı tarafından kabul edilmeyen (imzalanmayan) belgeleri kanıtlıyor. Tam olarak bağımsızlık diyemeyiz ancak o dönem geniş bir özgürlük vardı.”
Ne olmuştu?
Cezayir, Osmanlı hakimiyetinin kuzey Afrika’da zayıflamasından sonra 1830’dan 1962’ye kadar Fransız sömürgesi haline gelmişti.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un 2 Ekim 2021’de “Le Monde” gazetesinde yer alan Cezayir’e yönelik ifadeleri, Cezayir- Fransa ilişkilerinde gerginlik yaratmıştı. Macron, şu ifadeleri kullanmıştı:
“Cezayir’in bir ulus olarak inşası, izlenmesi gereken bir fenomendir. Fransız sömürgesinden önce Cezayir ulusu var mıydı? Soru bu. (Cezayir’de) Daha önce sömürgeler vardı. Türkiye’nin Cezayir’de oynadığı rolü ve kurduğu hakimiyeti tamamen unutturabilmesi beni büyüledi ve tek sömürgecinin biz olduğumuzu açıklamak, bu harika. Cezayirliler buna inanıyor.”
Fransa’nın Cezayir’e yönelik suçlayıcı ifadeleri, Cezayir’de hem sivil halkın hem de resmi makamların tepkisine neden olmuştu.
Kaynak: AA